Chatham House tarafından düzenlenen Londra Konferansı’nda konuşan Bakan Şimşek, Türkiye ekonomisinin geçen yıl ciddi makroekonomik sıkıntılarla karşı karşıya olduğunu belirtti. Şimşek, Türkiye’nin satın alma gücü paritesi açısından dünyanın 11. büyük ekonomisi olduğunu vurgulayarak, geçen yılki depremlerin ardından bütçede büyük bir açık oluştuğunu ifade etti.
Şimşek, vergi artışları ve harcama kontrolleri gibi önlemler aldıklarını belirterek, enflasyon beklentilerini çıpalayan bir para politikası duruşları olduğunu söyledi. Enflasyonun mayısta zirve yapmasının ardından hızlı bir şekilde düşüş eğiliminde olduğunu belirten Şimşek, fiyat istikrarını sağlamak, mali disiplini yeniden inşa etmek, cari açığı azaltmak ve yapısal dönüşümü gerçekleştirmek için güçlü bir programlarının olduğunu dile getirdi.
Bakan Şimşek, enflasyonun sene sonunda düşük yüzde 40 seviyesine inmesini beklediğini ifade ederek, bu sürecin 2025 yılında yüzde 10’lara ve 2026’da tek haneli rakamlara ulaşacağını belirtti. Türkiye’nin ülke riski priminin düştüğünü ve dış piyasalara erişimin iyileştiğini vurgulayan Şimşek, enflasyonun hala yüksek olmasına karşın piyasanın programlarının etkili olacağına inandığını söyledi.
AB ile ekonomik ilişkileri ve uluslararası ticaretteki gelişmeleri de değerlendiren Şimşek, Türkiye’nin AB üyeliğine sıkı şekilde bağlandığında olumlu sonuçlar aldığını belirtti. Türkiye’nin stratejik bir perspektif eksikliği yaşadığını ifade eden Şimşek, uyguladıkları programın yatırım ortamını, yönetişimi ve küresel entegrasyonu iyileştirmeyi amaçladığını söyledi. Programın öngörülebilirliği artırarak doğrudan yabancı yatırımları çekmeyi hedeflediklerini belirtti.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.